1 Ekim 2010 Cuma

Zuleyha'yi Anlamak..


Zuleyha'yi Zuleyha yapan Leyla'dan olan farkiydi, Sirin'den ve Asli'dan olan farkiydi. O, ne ugruna coller asilan, ne daglar delinen, ne de yanip kul olunan olmustu. Masukuna ulasma gayreti ve cilesi erkeklerin kaderi ve bahti olmustu. Onun bahtina dusense Yusuf'un gomlegini yirtmak olmustu. Zaten bu sebepten degil midir, cileyi ve gayreti cekene aski hak gormemiz ve dahi Zuleyha'ya hak vermemiz.

"Bir ben gibisi olmayacak aranizda..
Fethedilen degil fethe kalkisan olarak kalacak gecmis ve gelecek zamanlara adim.
Acim acinizdan,
gucum gucunuzden cunku daha fazla
ask benim hakkim."

Zuleyha once tereddut,

"Kossam dedi Yusuf'a, hic olmazsa.
Basaramadi. Basaramadiginin nedenini de bir turlu bulamadi. Neydi kendini tutan? Korku? Iyi ama dedi askim korkumdan buyuk degil mi?
Degildi! Zuleyha henuz korkusu askindan buyuk olan bir oykuydu."

Sonra sabir,

"Zuleyha'nin bir adi korku. Ama iste Zuleyha'nin obur adi askti. Her halde zamani vardi. Askin bir adi da sabirdi" ve "Zuleyha sabrinin Rab'den oldugunu bilmeden sabretti."

Ve en sonra da atesti. "Zuleyha ne kadar atesse, Yusuf o kadar iffetti."

"Tufandan kurtulmak icin kendi derinligine akan bir irmak gibi; akmasam sana olurdum Yusuf, aktim, yine oldum. Kendi olumumun seklini secmem ozgurlugumse susarak olmeyi degil, soyleyerek olmeyi sectim."

Zuleyha'yi anlamak, askin-asikin ve masukun kendini bulmasi ve bilmesi icin gecilmesi gereken safhalari anlamak demekti.

(alintilar: Yusuf ile Zuleyha, Nazan Bekiroglu)

Hiç yorum yok:

*Secimler hep vardi.Her sey kaderde yazili olsa da -maktub-, oraya sen secimini yaptiktan sonra yazildi. Ve simdi sira sende, sadece soyle bana: YaZi mi yoksa TuRa mi?