26 Ağustos 2007 Pazar

saga salim dondum:)

Su an saat oglen 12, 26 Agustos..25 Agustos Cumartesi gunu saat 6.00'da Ataturk Havaalaninda baslayan yolculugum rotarlar ve uzun bekleyislerin ardindan Huntsville'de yerel saatle gece 11.30'da nihayete erdi. Bu da demek oluyor ki, toplamda yollarda gecirdigim sure 25 bucuk saat!!:O :) Anlayacaginiz, son ucaktan yere adimimi attigimda neredeyse duygulu anlar yasayip, 'vatanima geldim' diyecek kadar oldum:P (ama dermiyim hic, askolsun:P)

Istanbul'dan Lufthansa ile ilk aktarma yerim Frankfurt'a gittim. Buyuk bir havaalaniymis burasi da. Buraya yerel saatle 8'de inip 12.30'daki ucusuma kadar bekledim. Elimde goturdugum gidalari koydugum bagajim oldugu icin acikcasi cok fazla gezemedim, uzun sure tasiyinca 1 kilo oluyor, 10 kilo..Zaten hala parmaklarim biraz agriyor..Ben de oturdum yanimda getirdigim Pinarcigimin cevirisi 'Olum Kadar Basit' adli kitabi okudum. Neredeyse bitmek uzere bu arada. Pinarcim, dedigin gibi surekleyici bir kitapmis..Bi de cevirisini de cok basarili buldum:) Kim yaptiysa artik..Yalniz iki yerde baska isim kullanman gerekirken 'Michael' demissin. (Yanlis hatirlamiyorsam biri 'Grace' digerininin de 'Mark' olmasi gerekirken:P) Ama o kadar kusur kadi kizinda olur diyoruz ve bu kucuk uyuzlugumdan sonra devam ediyorum:P -Laf arasina sikistiriym, bu durum aslinda ne kadar dikkatli bir okuyucu oldugumu da gosterir hani:)

Neyse, Frankfurttan Washington DC'ye kadarki 8 kusur saatlik yolculugum da fena gecmedi sayilir. Ama bu sefer pencere kenarinda degil, orta kisimdaydim. Ucakta musluman yemegi ikram ettiler, bunu ne zaman belirttigimi hatirlamiyorum bu arada, ama tebrikler. Yalniz tabii soyle bir durum oldu, musluman yemeginden kasit icinde domuz eti olmamis olmasi. Tavuk ve hindi eti getirdiler:P Tabii ne kadar yiyebildigimi buradan anlamissinizdir. Ben de yan yemeklerle idare ettim:) Ama yemekleri guzeldi.

Bu uzun yolculugun ardindan da yerel saatle oglen 3 gibi Washington DC 'ye inis yaptik. O kadar uzun saatler geciriyorsunuz, ama inis yaptiginiz yerde saatleri geri alma durumunda kaldiginiz icin devamli ayni saatleri yasamak durumunda kaliyorsunuz:) gercekten insani garipseten bir durum, artik belli bir zamandan sonra gunesin batiyor oldugunu gormeyi cok istedigimi hatirliyorum:) Burada 8 saat (!) kadar beklemek durumunda kaldim ne yazik ki..Saat 7.40'taki ucusum once 9.40'a ertelendi. Ve aksam uzeri hava iyice bozdugu icin de saat 10.00 gibi bindigimiz ucakta 1 bucuk saat kadar beklemek durumunda kaldik.

Neyse, ennihayetinde 1 bucuk saatlik yolculuk sonrasi yerel saatle 11.30'da Huntsville Havaalanina inis yapabildik. Hava hala gokgurultulu yagmurluydu. (Roman yaziyor gibi oldum:P)

Indigim zaman Filistinli arkadasim Shireen ve Hindistanli Rafay beni karsiladi. Onlar da neyse ki gec cikmak durumunda kaldiklari icin onlar da rotarli gelebilmisler havaalanina. Shireen bize cok kizdin mi, derken aslinda gec kaldiklari ve onlari bekletmek durumunda kalmadigim icin gayet mutluydum:)

Simdilik bu kadar..Dun dogru duzgun bi sey yemedigim icin uyandigimda karnim kaziniyordu. Simdi arkadaslarin hazirladigi kahvaltiyi yapiyoruz: kahve ve recelli ekmek..Annecimin hazirladigi sucuklu yumurtalari coooook aricam coooook:))))

1 yorum:

Verze dedi ki...

armutluya 1987 de itmistim. guzel yerdi.

*Secimler hep vardi.Her sey kaderde yazili olsa da -maktub-, oraya sen secimini yaptiktan sonra yazildi. Ve simdi sira sende, sadece soyle bana: YaZi mi yoksa TuRa mi?