4 Ağustos 2007 Cumartesi

Bugün sana bir tepeden baktım aziz İstanbul..

Bugün babam, ablam ve Ömer'den oluşan kadromuzla İBB'nin Büyük Çamlıca Tesislerine gittik. Cumartesi olması nedeniyle baya kalabalıktı. Ama neyse ki çok fazla beklemeden yer bulabildik. Uzun zamandır et yemediğim için beni anca paklar diye karışık ızgara tabağı istedik:) Ama hislerimde yanılmıyormuşum. Amerika'dayken de sadece kıyma ve köfte canım çekerdi, onun dışında kırmızı ve beyaz etsiz de rahat yaşarmışım gibi geliyordu. Nitekim yemekte de öyle oldu. Ama köfteyi hakkaten özlemişim:) Yemeğimizi yedik, sonra 'Osmanlı Kahvehane'de çaylarımızı içtik. Bir de onun üstüne susamlı sıcacık simitler:P Aslında Amerika'da bir simit sarayı şubesi açsam köşeyi dönerdim herhalde:) 4'ten sonra gittiğimiz için de hava nispeten iyiydi. İstanbul'umun tepeleri zaten püfür püfür..Güzeldi vesselam..
Bu arada dün ÖmerFaruk'un OKS sonuçları belli oldu. Artık Ömercik Ümraniye Anadolu Lisesi öğrencisi:) Hayırlı olur, nice başarılara imza atar Ömercim inşAllah.


Bugün İstanbul'da ikinci günümdü. Yarın sabah da hayırlısıyla köye doğru yola çıkacağız. Çarşamba gününe kadar orada kalmayı planlıyoruz. O vakte kadar bloğumla da ilgilenemeyeceğim anlmaına geliyor bu. Tamam, köyde teknoloji hizla ilerliyor ve nitekim artık cep telefonu çeikyor olabilir:) ama daha kablosuzun gelmesine zaman var:) Hatta hiç gelmese de kimsenin şikayet edeceğini de sanmıyorum ya..Şehir şehir gibi, köy köy gibi kalsa daha hoş olmaz mı şimdi?:)


Unutmadan, buraya gelmeden önce acaba kilo vermiş miyimdir diye düşünüyordum, meğersem kilo bile almışım. Ablam bile yanaklarımı sıkmaya başladı, o derece yani:) En son oldukça tombalak olduğum ilkokul öncesi çocukluğumda bu sıkmalara maruz kalırdım:) Galiba ben sadece sebze yiyerek kilo almayı başaran nadir insanlardanım:P


Haftaya bol resimle tekrar görüşünceye kadar...hoşçakalın, serin kalın:)

Hiç yorum yok:

*Secimler hep vardi.Her sey kaderde yazili olsa da -maktub-, oraya sen secimini yaptiktan sonra yazildi. Ve simdi sira sende, sadece soyle bana: YaZi mi yoksa TuRa mi?