20 Haziran 2009 Cumartesi

donna donna...



**özgürlüğünün kıymetini bilenlere ithafen..**

Bu şarkıyı ilk defaa geçen hafta yayınlanan "Bir Şarkısın Sen" adlı programda duydum, duyduğumdan beri de dilime dolandı..İnsanın içinde bir yerlere dokunan, hem hüzünlendiren hem de garip bir şekilde huzur veren bir şarkı kesinlikle..

Şarkının tarihine bakacak olarsak, şarkının sözleri her ikisi de Yahudi olan Aaron Zeitlin, müziği ise Sholom Secunda'ya ait. Zaten şarkının orijinali de Yiddish dilinde : "Dana Dana" Şarkı 1940 yılında "Esterke" adlı müzikal için yazılmış, yani Nazi Almanya'sı döneminde..

Şarkının aşağıda Joan Baez tarafından 1960 yılında söylenen ingilizce versiyonundaki sözlerinden de görülebileceği üzere, hikayesi tren vagonunun üzerinde gökyüzüne doğru umarsızca kanat çırpan kırlangıcın özürlüğüne imrenen bir buzağının hikayesini anlatmakta..

Zaten bu tüm "yularlar"dan kurtulmaya çalışma/ya da hiç değilse bunun hayalini olsun kurma, kısaca özgürlüğe yaptığı bu vurgu nedeniyle, şarkı Güney Kore'de komünist şarkı yaftasıyla yasaklanmış.


Şarkı 1960 yılında Joan Baez tarafından seslendirilmiş olup, günümüze kadar o dönemin hippileriyle, nam-ı diğer "Çiçek Çocuklar"la en az o çok meşhur Vosvosları kadar özdeşleştirilmektedir.

Kaynak: Wikipedia

Komün hayatını savunan ve her türlü siyasi/dini/sosyal yetkiye başkaldıran bu "Çiçek Çocuklar"ın çiçeklere yakışmayacak şekilde ahlaki çöküntü içinde yaşamlarını sürdürmüş ve çoğunun da bu çöküntü içinde ya intihar ya da uyuşturudan hayatlarını kaybetmiş olmaları özgürlüğünün tanımı ve kelime anlamıyla tezatlık oluştursa da "sınırları"nın sorgulanması gereğini de ortaya çıkarmakta aslına bakılırsa..

İngilizce versiyonunu dinlemek isteyenler için, buyrun, Joan Baez'in sesinden "Donna Donna":

Link: Joan Baez Donna Donna

Hiç yorum yok:

*Secimler hep vardi.Her sey kaderde yazili olsa da -maktub-, oraya sen secimini yaptiktan sonra yazildi. Ve simdi sira sende, sadece soyle bana: YaZi mi yoksa TuRa mi?